Dünya çılgına döndüğünde arkanı dönüp gitme
Dünyanın daha fazla deliye ihtiyacı var. Bak normal olanlar bizi nereye getirdi.
Merhaba @ll,
Aslına bakarsanız, hâlâ normalliğe inanıyorum. Gerçi, benim normalliğim bugünlerde diğerlerinin normalliğinden biraz farklı gibi görünüyor. Cennet deneyimlerim geçen yıllar boyunca beni tamamen değiştirdi.
Sıradan bir adam olarak büyüdüm, tıpkı bu gezegendeki diğer insanlar gibi. Bir çocuk, bir genç, bir genç yetişkin, bir yetişkin ve yavaş yavaş yaşlanan bir adam olarak deneyimlerimi yaşadım.
Tüm bu yıllar boyunca hayatımda pek çok şey değişti. Ama bir şey hep aynı kaldı: Hayatta neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda ruhumun hissettiği şey.
İnanıyorum ki, Evrendeki her ruh hayatta neyin doğru neyin yanlış olduğu arasındaki farkı bilir. Bizler genellikle içsel ve yüksek benliğimizin bu konularda bize gösterdiklerini dinlemeyiz. Bunu çok az önemsiyoruz. Belki de böyle yapmak üzere eğitilmişizdir.
Dünyalılar lemmingler gibidir. Bize ihanet etseler de, hatta yüzümüze karşı yalan söyleseler de, hepimiz peşinden gideceğimiz idollerimizi ararız. Bunun nedeni inanabileceğimiz birine sahip olmak istememiz gibi görünüyor. Ve kendi hatalarımız için başkalarını suçlayabildiğimizde kendimizi daha az suçlu hissediyoruz.
Bu davranışın nedeni bize öğretilen, kindar ve talepkar bir yüce varlık olan Tanrı imajıdır. Öğretilerimiz bize, Gökleri memnun etmek için belirli kuralları yerine getirmemiz gerektiğini söylerken, bizi çaresiz günahkârlar konumuna sokar. Dahası, bize tüm yaşamın İlahi Kaynağından korkmamız öğretildi. Bu da kendimizi En Yüce Olan'ın gerçek oğulları ve kızları olarak adlandırmaya layık olmadığımızı göstermektedir.
Bugün, benim pozisyonum oldukça farklı.
Hepimiz, tüm yaşamın içinden geldiği TEK Kaynaktan geliyoruz. Başka bir kaynak yoktur. Sadece BİR vardır.
Tanrı dediğimiz her şeyi bilen, her şeyi önemseyen, her şeyi seven, her şeye sahip olan, her şeyi gerçekleştiren bir "Varlık" hayal edin. Ve bu varlık bizden tamamen özel şeyler talep etmeli yoksa onun gazabını kazanacağız. Bu hiç mantıklı değil.
Gençlik yıllarımda okulda ve kilisede bana böyle öğretildi. Babam, Göklere ve yaşamda yaptıklarımız ve yapmadıklarımızla ilgili psikolojik anlayışlara güçlü bir inancı olan bilge bir bilim adamıydı. Ondan ve beni seçen diğer aile üyelerimden ve arkadaşlarımdan kendime güvenmeyi ve düşündüğüm, hissettiğim ve yaptığım şeylerden kendim için sorumlu olmayı öğrendim. Hayatımızda bir şeyler ters gittiğinde kendinizden başka suçlayabileceğiniz kimse yoktur. Kozmos bize her zaman karmik bir tepki verir, iyi ya da oldukça kötü bir tepki olmasına bakılmaksızın, kazandığımız tüm eylemlerimize.
Her nedenin bir sonucu vardır.
Yaşamın bu genel ilkesini anlamak, daha hoş deneyimler elde etmek için içimizdeki nedenleri değiştirme arzusunu formüle etmeye yol açar. Yani, bir etkinin ortaya çıkmasından hoşlanmıyorsanız, basitçe nedenini değiştirin ve iyi olacaksınız.
Deneyimlerimin gösterdiği ve bana hala söylediği kadarıyla, neye inanmanın en iyi olduğunu bulmanın en makul yolu meditasyondur. Bu meditasyon ideal olarak oldukça psikolojik bir şekilde gerçekleşebilir: Beyninizi bu dünyadaki davranışlarınızı analiz etmek ve yansıtmak için kullanın. Ve lütfen Kalbinizin de konuşmasına izin vermeyi unutmayın. Ruhun duyuları duygularımızla ve duygularımız aracılığıyla konuşur, onları rahatsız edici oldukları ya da hayatta kendinizi yaratmanızda sizi daha ileriye götürecek kadar analitik olmadıkları için ihmal etmeyin. Zihninizde hangi düşünceyi hissederseniz hissedin - eğer ona bir duygu eşlik ediyorsa, o anda sahip olduğumuz duyguyu öğrenecek ve hatırlayacağız. Ve eğer bu gerçek içgörünün derin bir duygusuysa, buna derin bir nefes eşlik edecektir, çünkü ruhumuz bu deneyimi arzulamaktadır.
Baba bizden tek bir şey dışında hiçbir şey talep etmez: Hayatta aldığımız kendi kararlarımızla Kozmos'u tamamlarız. Evet, Kozmik açılım için bir plan var, ama bu planı her bir anda BİZ YARATIYORUZ. Bu, daha yüksek bir varlık veya daha yüksek bir Kaynak olmadığı anlamına gelmez, hayır, sadece bizi yaptığımız her şeyden sorumlu olma konumuna getirir.
Bu yüzden güçlü olun ve kendi kararlarınızı alırken bilge olun. Dik durun ve her zaman sevgi dolu ve şefkatli olun. Her şekilde koruyucu ve yardımsever olalım.
Ve Barışa Bir Şans Verin.
Kind Regards,
brah
