

Sayın Hanımefendiler ve Beyefendiler,
hayatinizda kararlar alirken, her zaman gerekçeleri̇ni̇zi̇ kanitlayin.
Kararlarımız içten güdülerle yönlendirildiğinde, yanlış bir şey yapamayız. Ruhun konuşmasını sağlayan şey kalbin duygularıdır.
Zihnimiz arada bir kamaşabilir ve bazen hayatımızdaki diğer insanların titreyen ihtiyaçları bizi zorladığında neyin doğru neyin yanlış olduğuna odaklanamayız. Bu nedenle, telafisi mümkün olmayan gerçekler yaratmadan önce ruhumuzun konuşmasıyla neyi savunduğumuzu her zaman kanıtlayalım.
İyi liderler meselenin özüne iner BÜYÜK liderler meselenin özüne iner
Sizi, uygarlıklarımızın yaratıldığı zaman ve mekanda geriye doğru bir adım atmaya davet ediyorum. Gerçekten de genel yaratılışı açıklamak için kendi yöntemlerine sahip olan eski nesil tarafından yaratıldı. Tanrı, doğa ve insanın kendisi. Bunun hakkında düşünelim.
Sonra da Dünya gezegeninde birleşmiş bir insanlık olarak yakın geleceğimize odaklanalım.
Sizce de aldığımız bazı "temel kararları" yeniden düşünmenin zamanı gelmedi mi? Günlük kararlarımızı alırken hem atalarımızı hem de yavrularımızı düşünmek akıllıca değil mi?
Bizden her zaman yukarıdaki Göklerin rehberliğinde kalmamızı istiyorum. Çünkü bugün verdiğimiz tüm kararlar sadece bir ön fikirden başka bir şey değildir. Birbirimizle etkileşime girdiğimizde aklımızda nadiren daha geniş bir ölçek var. Diğer bakış açısını yalnızca katlanılabilir değil, aynı zamanda kendimiz için de kabul edilebilir kılmak yerine, çoğunlukla bir durum hakkındaki fikirlerimiz tarafından yönlendiriliriz.
Birlikte ayakta kalırız - bölünürsek düşeriz
Saygılarımla,
brah

